Atina

Atina hem tarihi değerleri hem de mutfağıyla bizi derinden etkileyen bir rota. Her mahallesi kendine has karakteriyle keşfedilmek için sizi içine çekiyor. Sokakları, yumuşak iklimi, her yerinden bitkiler fışkıran balkonlarıyla bu şehirde kendinizi evde hissetmemek elde değil. Sıcacık, tarih kokan bir Akdeniz şehri.

Yunan mitolojisine konu olan, farklı antik dönemlerin izlerini taşıyan, tarihi önemi büyük bir şehir Atina. Günümüzde Acropolis’e çıkarken Anafiotika & Plaka mahallelerinde tarihi dokuları keşfedebilir, Psyri bölgesinde lezzetli Yunan yemekleri tadabilir, Monastiraki’de ikonik çarşıları gezebilir, Exarcheia mahallesindeki sokak sanatlarını ve kahvecileri deneyimleyebilir, Kolonaki mahallesinde ise şehre farklı bir açıdan bakabilirsiniz.

Atina seyahatlerimizde biz genelde Omonya Meydanı civarında uygun fiyatlı konaklama fırsatları kovalıyoruz. Turistik bölgelere oldukça yakın, ucuz olmasının sebebi aslında güvensiz bir mahalle olarak bilinmesi. Biz bugüne kadar güvensiz bir durum yaşamadık ama siz tabii ki tedbirli olun.

Deniz tatili peşindeyseniz Vouliagmeni, Voula ve Glyfada bölgelerini tercih edin.

İçindekiler

İyi Lezzet Durakları

Bu listede sevdiğimiz iyi lezzet duraklarını, semt ile özdeşleşmiş mekanları bulabilirsiniz:

Restoranlar:

Kahve/Kafe:

Tatlı:

  • In Love Again Athens

Fırın/Kahvaltı:

Bar:

Sokak Lezzetleri & Souvlaki:

Görülmeye Değer Yapılar & Müzeler:

  • Acropolis Tapınağı
  • Acropolis Müzesi
  • Panathenaic Stadium
  • Hellenic Parliament
  • Museum of Cycladic Art
  • National Archaeological Museum
  • Theatre of Dionysus
  • Ancient Agora of Athens
  • Zappeion Hall
  • Lycabettus Hill
  • OlympiacosRedmuseum
  • EMST
  • Byzantine & Christian Museum

Atina’dan 9 Mekan Önerisi

Bu 9’lunun arasında yeni keşfettiklerimiz ve çok sevip tekrar ziyaret ettiğimiz mekanlar var. Sıralaması ise tamamen günün öğünlerine göre.

Oven: Burası birkaç şubesi olan küçük bir fırın. Merkezde kalıyorsanız buraya kadar gelmek mantıksız olabilir ancak Vouliagmeni-Voula civarında iyi bir kahvaltı/fırın seçeneği.

The Black Salami: Burası daha önce de ziyaret ettiğimiz bir fırın. Focaccia sandviçleri enfes, hamuru ince ve çıtır. Dilerseniz ısıtarak da servis ediyorlar. Daha kahvaltıya yakın seçenekleri de var.

Queen Bee: Bu mekan ise daha lüks konut bölgesi olarak bilinen Kolonaki yakınlarında. Haliyle fiyatları da öyle. Kahve ve kruvasan tattık, seçenek çok.

Dope Roasting Co.: Atina’da en sevdiğimiz kahve mekanlarından biri, merkezde hızlı bir atıştırmalık da yapmak için güzel.

O Thanasis: Adana gibi Atina da kebabıyla meşhur 🙂 O Thanasis’in yoğurtlu kebabı en sevilen mekanlardan biri. Gece geç saate kadar açık.

Subbie: Burası yeni açılan bir focaccia sandviç mekanı, aslında hemen aynı sırada bulunan Hoocut’ı çok seviyoruz ancak hızlı bir sandviç için burayı da denedik. Pizzaları çok iyi gözükmese de sandviçler başarılıydı.

Sardelaki me Thea: Burası tam olarak bizi Yunan Adalarına ışınlayan ama hala Atina olan bir mekan. Burada yabancı hissetmezsiniz çünkü zaten bizdekilere aşırı benzeyen mezeler tepsiyle sunuluyor. Lezzetler fena değil, deniz kenarındaki oturum alanı şahane bir atmosfer.

Seychelles: Daha dinamik ve otantik bir taverna deneyimi için buraya gidebilirsiniz. Servis konusunda sıkıntılarla karşılaşsak da tattığımız deniz ürünleri çok lezzetliydi, tabaklar yaratıcıydı.

Ekiben Kitchen: Eğer Asya mutfaklarına ve yorumlamalarına ilgiliyseniz burası tam size göre. Aynı zamanda bir Japon mutfağı marketi gibi, daha çok al-götür şeklinde çalışıyor. Oturacaksanız rezervasyon şart. Rezervasyonsuz yer bulmanın çok zor olduğu Birdman Japanese Pub+Grill ile kardeş işletme.

Atina'da 3 Muhteşem Fırın

🥯 •  Kora Bakery

Atina’da da iyi ekmek ve fırıncılık anlayışı da aslında yeni nesil bir Atina fırını olan, Kora Bakery ile değişmişe benziyor.

Uzun saatler mayalanan, yüksek hidrasyonlu ekşi maya hamurlar, Fransız terayağı ile hazırlanan kruvasan ve çörekler sunan @korabakery Atina’da en sevdiğimiz fırın oldu.

Kora’dan etkilenmemek elde değil. Sadece al-götür hizmeti veren bu küçük mekanda atık yönetimi üzerine ciddi adımlar atılmış. Tüm elektrik ihtiyaçları da yenilenebilir kaynaklardan elde ediliyor.

Kora’da dünya üzerindeki en eski gıdalardan olan ve uygarlaşmada önemli rol oynayan ekmeğin, üretiminin çevreye karşı duyarlı olması çok kıymetli.

Kora’da günlük taze malzemelerle hazırlanmış sandviçler, atıştırmalıklar, ekmekler, çörekler, granola ve nitelikli kahveler sizi bekliyor.

Atıştırmalıklar için fiyatlar 4-8€ arasında değişiyor.
Tatlılar ve çörekler ise 2-5€ araşığında.

🥪 • The Black Salami Microbakery

Exarcheria bölgesinde bulunan bu fırın İtalya, Torino’dan bir aileden gelen unlarla ve yavaş fermentasyon ile ekmekler pişiriyor. Farklı malzemeleri bir araya getirdikleri Focaccia ekmekleriyle birbirinden lezzetli sandviçler hazırlıyorlar. Pastrami, pecorino, hardal ve turşu ile hazırladıkları bizim favorimiz.

Kahvaltı için klasik yumurtalı seçenekleri de bulunuyor. Fiyatlar 6-8€ arasında değişiyor. Black Salami’nin kısa süre oturmak için bar masaları mevcut.

🥐 • Overoll

Atina’da da fırın konusunda kruvasan ile kafayı bozmuş bir mekan var. Overoll, bu alandaki en iyisi diyebiliriz. Her gün taze olarak kruvasan hamuru ile 12 farklı çeşit çıkarıyorlar. Pain aux Chocolat ve Ham&Cheese oldukça lezzetliydi.

Zaman zaman önünde uzun kuyruklar olabiliyor. Ama bu lezzetler beklemeye değer.

Atina'ya Ne Zaman Gidilir?

Atina, Yunanistan’ın başkenti ve en büyük şehri ve bu keyifli şehir yıl boyunca ziyaret edilebilir. En ideal dönemler genellikle ilkbahar (Nisan-Mayıs) ve sonbahar (Eylül-Ekim) ayları. Havalar genellikle ılıman ama en iyi dönemleri bu aylar diyebiliriz.

Yaz ayları , Atina çok sıcak ve kalabalık olabiliyor. Eğer deniz tatiline dönüştürmek isterseniz yaz ayları da ziyaret edebilirsiniz.

Kış ayları ise daha serin ama yine de şehri keşfetmek için ideal zamanlar. Turist sayısı azalır ve otel fiyatları daha düşük olur.. Şehir kışın da her zamanki gibi canlı ve keyifli oluyor.

Atina'da Yaz & Deniz Tatili

Atina’da yüzebilir miyim? Nerelerde yüzebilirim? Aslında bu sorunun cevabı çok şeyi belirler, eğer Atina sahillerinin size göre olmadığını düşünürseniz belki de bu şehri kışın ziyaret etmek sizin için çok daha doğru olabilir.

Atina’da yüzmek için aslında seçenek çok, Piraeus limanı yakınlarından başlayarak Sounio Burnu’na kadar devam eden Atina Rivierası plajlarla dolu.

Glyfada, Voula, Vouliagmeni ve Vari, şehir merkezine en yakın olan ve popüler plajları olan bölgeler. Biz bu seyahatimizde bu bölgedeki plajları dolaştık.

Buraya geldiğimizde bize gelen önerilerden biri de plajlar için önceden online uygulamalardan rezervasyon yaptırmak oldu. Beach booking ve Plazz adında uygulamalar kullanılıyor. Ancak giriş ücretleri kısa süre kalacağımız plajlar için oldukça yüksek. Kişi başı 45-90€ aralığında bir ödeme yapmak istemedik.
aralarından sevdiğimiz 6 noktayı sizin için listeledik.

1- Lefteri’s Cateen: Burası bir büfenin önündeki ahşap basamaklardan denize direk dalış yapabileceğiniz keyifli ve sakin bir nokta.

2- Posidonos Bay: Bu küçük koy bize Kaş’ın minik plajlarını anımsattı, işletmesiz ve kayalık ancak suyun rengi muazzam. Hemen sonrasındaki koylarda bir Nudist Beach de bulunuyor. Bakınız 4. fotoğraf 👀

3- Lake Vouliagmeni: Burası ise bambaşka bir deneyim, daha durgun bir su olsun konforlu olsun derseniz burada 20€ giriş ücreti ödeyerek yüzebilirsiniz.

4- Secret Beach: Sevdiğimiz bir taverna ve bir restoran arasında kalan bu küçük koy da çok tatlı işletmesiz bir nokta ama aniden kalabalıklaşabiliyor.

5- Glyfada Beach: Aralarında Atina’ya en yakın olan plajlardan biri, giriş ücretsiz. Ancak burada gelip derinizi ısıran küçük balıklar vardı, uyarmış olalım. Atina’da biraz bu durum yaygın gibi.

6- Mikro Kavouri Beach: Burası da yine büyük işletmelerin arasında kalan bir kumsal. Suyu temiz, hemen arkasında küçük bir park var.

Bu listede kolay park yeri bulabileceğiniz, etrafında restoran gibi işletmeler olan yerleri seçmeye çalıştık. Aralarında sadece Lake Vouliagmeni’de giriş ücreti bulunuyor.

Atina seyahatinizde siz de yüksek giriş ücretleri ödemek istemezseniz kaydedin.

Salaş bir esnaf lokantası: Diporto

Menüsüz ve hatta tabelasız tarihi bir Yunan tavernasında, bodrum katında otantik bir yemek yemek için Diporto’yu deniyoruz.

Atina’nın en önemli balık pazarı ve halinin yakınlarında, harap ve bakımsız binaların arasında güçlü bir yemek kokusu duyarsanız hemen gözlerinizi aşağıya kaydırın, çünkü 1887’den beri hizmet veren Diporto’nun bir tabela yer almayan iki girişinden birinin önünden geçiyor olabilirsiniz.

Kapıda genelde sıra olan bu tavernada, kimi zaman yer olmadığı için hiç tanımadığınız insanlarla masa paylaşmanız olası. Zaten topu topu 5-6 masa var. Fakat herkes dost canlısı ve sohbet etmeye açık. Etrafınızda şarap fıçıları var ve dünyanın dört bir yanından gelen turistlerin farklı dillerdeki muhabbetleri duyuluyor.

Garson, siz oturur oturmaz biraz ekmek ve bakır bir karafta ev şarabı getiriyor. Sonra bir sipariş almadan, üç tabak günün yemeklerinden sunuluyor. Bizim şansımıza ızgara sardalya, nohut yemeği ve bol sulu kuru fasulye geldi. Balık ve nohut çok lezzetliydi. Kişi başı ~10€ ödedik.

Biz rastlamadık ama bazen müzisyenler de sokaktan mekana gelip misafirlere yönelik performans sergiliyorlarmış. Fotis Vallatos’tan öğrendiğimiz kadarıyla, buranın bir kuralı da var: Eğer balık pazarından taze bir balık alırsanız, mekanın sahibi olan Mitsos bey küçük bir tutar karşılığında sizin için o ürünü ızgaraya veriyor ve sonra servis ediyor.

Biz çok sevdik. Kesinlikle gidin görün.

Karaman'dan Atina’ya bir hikaye: Karamanlidika tou Fani

Etkilendiğimiz mekanlardan bir diğeri, dışardan bakıldığında et/şarküteri ürünleri satan ufak bir dükkana benziyor. Sizi bilemeyiz ama biz bu samimilikteki ufak işletmelerde zaman geçirmeyi, sundukları lezzetlerden ufak ufak atıştırmayı çok seviyoruz. Aynı İtalya’daki aperitivo mekanları ya da İspanya’nın tapas barları gibi.

Türkiye’den Atina’ya geldik sucuk&pastırma mı yiyeceğiz diye düşünebilirsiniz. Neden olmasın? Karamanlidika’yı keyifli yapan şey sadece iyi şarküteri ürünleri değil aynı zamanda atmosferi. Ouzo eşliğinde samimi bir deneyim.

#kişnişvesaire #kişnişvsathens

Adını 1923’te imzalanan Lozan anlaşması sonucu mübadele edilen Karaman’in Hristiyan Türklerinden alan Karamanlidika, Kapadokya ve Klikya yöresine ait geleneksel tatları Atina’ya taşıyor. 1935’te önce şarküteri olarak açılan bu mekan artık restoran olarak da hizmet veriyor.

🥓🍖Sucuklar, pastırmalar, peynirler, isli ürünlerle ve mezelerle adeta bir lezzet geçidi. Kimileri buraya Bizans döneminde revaçta olan pastomageirio’ya benzetiyor, yani tuzlu ürünler tavernası.

🧑🏻‍🍳Mekanın üçüncü nesil sahibi ve şefi ise Fanis Theodoropoulos.

1870’lerde inşa edilen bu binayı restorana çeviren Fanis, özellikle Anadolu ve Trakya lezzetlerine odaklanıyor. Bu lezzetler kime ait tartışmasını artık geride bırakalım ve malzemenin hakkını vererek işlemeye bakalım lütfen. Çünkü burada tam olarak bu gerçekleşiyor.

🥓 Daha önce Sahanaki kızartılmış peynir ve Karamanlidika usulü patlıcanlı ve domates soslu köfte denemiş ve sevmiştik. Bu sefer erken saatlerde geldik. Kahvaltımızı burada Greek salata, şarküteri tabakları ve yumurtaları ile yaptık. Yine çok keyifliydi.

🥩 Yolunuz düşerse kavurmasını da ve mezelerini deneyerek lezzetli pastırmanın sadece Türkiye’de olmadığını bizzat deneyimleyebilirsiniz. En çok tercih edilen tabaklar da bize oldukça yakın yemekler. Mantıyı andıran ‘Pelmeni’, sucuklu yumurta, peynirli&sucuklu fasulye, sarma gibi tanıdık lezzetler.

Dünyanın ilk 50 Barından biri: The Clumsies

tina’daki kokteyl barların ne kadar etkileyici olduğundan daha önce bahsetmiştik. Başka bir kokteyl bardayız. @50bestbars listesine göre dünyanın en iyi 19. kokteyl barı, The Clumsies. @the_clumsies #kişnişvesaire

Sunduğu kokteyl listesi ve keyifli ortamıyla kesinlikle uğramanız gereken barlardan biri. Atina’nın merkezindeki The Clumsies, ön kısmında etkileyici bir bar ve arka kısımlarda ise teras gibi farklı alanlara sahip.

Sundukları menü, F<3lings, bir barda hissedilen farklı duygulara doğru çıkılan bir keşif. Tat duyumuyla mutluluk, heyecan veya hassasiyet duygularını bize iletmek amacıyla kokteyl reçetelerini oluşturmuşlar.

Menüde detaylı anlatımlar mevcut ama şanslı içeceğinizi rastgele bulmak isterseniz QR kodlar da bulunuyor. İyi fikir, sevdik! 💙

Konsept ve mekan oldukça etkileyici. Gelelim kokteyllere. Menülerindeki en sevilen kokteyllerin bulunduğu kısımdan tat ve stiline göre kolayca tercih yapılabiliyor. Biz Time Out tarafından 2019 yılının en iyi kokteyli seçilen Aegean Negroni’yi denedik. Çok başarılıydı.

Aegean Negroni içeriği:
The Clumsies Old Tom Gin, Ambrato, Vermouth, Campari, Fennel Seeds, Diktamus

Greek Salad Cordial ile hazırladıkları Mediterranean Gimlet ve baklava baharatları ile lezzetlendirdikleri Fortified Baklava Wine menüde dikkatimizi çeken diğer seçenekler oldu.

Kokteyl fiyatları dünyanın en iyileri arasında gösterilen bir bar için oldukça uygun, 9-12€ arasında değişiyor.

Kendi ürettikleri şarapları bulabileceğiniz bir şarap menüsü de mevcut, denemek isterseniz tavsiye alabiliyorsunuz.

Mekan sabah 10.00’dan gece 02.00’a dek hizmet veriyor. Biz denemedik ama keyifli duran bir yemek menüsü de mevcut.

Baba Au Rhum & In Love Again

Baba Au Rum & In Love Again | #kişnişvsatina #kişnişvsathens

Atina seyahatlerimiz öncesinde asla böylesine hareketli bir kokteyl bar dünyası beklemiyorduk. Ancak uzun zamandır listemizde olan Baba Au Rum’u ziyaret edeceğimiz de kesindi. Burası @50bestbars listesine giren mekanlardan *sadece* biri.

Dünyanın en iyi kokteyl barlarının değerlendirildiği bu listede Atina’dan The Clumsies, Line Athens ve Barro Negro ve Baba Au Rum yer almış. Atina seyahatleriniz için hepsini kendi listenize alın.

Avrupa’da alkollerin Türkiyeden ucuza satılmasına artık şaşırmıyoruz ancak 50 Best Bars listesine girmiş mekanlarda da kokteyllerin 9-12€ arasında olması mutluluk verici.

İmza kokteylleri oldukça popüler, lokal yeme içme yazarlarına göre ise en iyi Daiquiri’lerden birine sahipler.

Mekanın içi çok etkileyici bir dekorasyona sahip olsa da dışarda oturma seçeneği bize daha cazip geldi.

Baba Au Rum’un arkasındaki isim Thanos Prunarus. Kendisi şehirdeki en estetik ve nitelikli barlardan birini açmakla kalmayıp karşısına da bir ‘pastry shop’ açmış. Buranın ismi ise In Love Again. Burada nitelikli kahveler, focaccia sandviçler ve lezzetli tatlılar sunuyorlar.

Barın tam karşşısındaki In Love Again’de bir klasik Fransız tatlısı olan Baba Au Rhum’u tadabilir ya da Ekmek adı verdikleri, bizde ekmek kadayıfı ve panna cottanın muhteşem bir birlikteliğini yaşatan özel tatlılarını keşfedebilirsiniz.

Tatlılar 2.5-5€ arasında değişiyor. Bizim favorimiz Ekmek oldu. Denemeden geçmeyin.

Atina ve Nitelikli Kahvecileri

Seyahatlerimizin vazgeçilmez durakları nitelikli kahveciler. Atina’da geçirdiğimiz 2 günde farkında olmadan çok fazla kahveci denemişiz. Aralarında en sevdiklerimiz şöyle:

☕️ Psirri sokaklarına dolaşırken tesadüfen keşfettiğimiz ve yer fıstıklı blondie’si ile kalbimizi çalan
@myllercoffeeshop

☕️ Atina’nın en kendine has mahallelerinden biri olan Exarchia’da bulunan @behold_theman

☕️ Dünyadan farklı kavurmahanelerin çekirdeklerini bulabileceğiniz @foyer.espressobar

☕️ Atina’nın merkezindeki en ünlü kahvecilerinden, üst katı çok keyifli, yiyecek seçeneği bol olan @doperoasting

☕️ Sağlıklı, glutensiz yiyecekler de bulabileceğiniz, keyifli bir avlusu olan @ananacoffeefood

☕️ yine şehir merkezinde aniden gelen kafein perileri ile kahvesini denediğimiz @tateathens

Daha fazlası haritalarda 💙🍽️☕️🤍

Arama