Tarihi zenginlikler ve gizemlerle dolu büyüleyici bir şehir: Lizbon 🇵🇹✨
Tarihi M.Ö. 1200’lere kadar geri giden bu şehir, Fenikelilerden Romalılara, Araplardan Hristiyan krallıklarına birçok medeniyetin izini taşıyor. Lizbon, Atina’dan sonra en eski Avrupa başkenti. 1755 yılında büyük bir depremle neredeyse yerle bir olmuş ve sonra tekrardan inşa edilmiş.
Şehrin sokakları, bahardan yaza Jacaranda ağaçlarıyla renkleniyor. Lizbon’un dar sokaklarında kaybolmak, tarihini keşfetmek ve yokuşlarını arşınlamak için en güzel zaman bahar ayları. (Bu arada bizce İstanbullu biri için yokuşları abartıldığı kadar zorlu değil.)
Ne Zaman Gidilir?
Lizbon, yıl boyunca ılıman bir iklime sahiptir. Ancak, en ideal ziyaret zamanları şunlardır:
Nerede Konaklamalı?
Biz Lizbon seyahatimizde şehrin kalbinde bulunan, tarihi meyadanlarına yürüme mesafesindeki Baixa House’da konakladık. Konakladığımız @baixahouse bir 18.yy apartmanı. Restore edilen binadaki 13 dairenin her biri Lizbon’un bir bahçesinden ilham almış. Bizimkinin ilhamı da Jardim do Principe Real.
Oda servisiyle beraber her gün buzdolabınız bir sonraki günün kahvaltısı için peynir, tereyağ, yoğurt, kek ve mevsim meyveleri ile dolduruluyor. Ekmek ise sabah taze olarak kapınıza bırakılıyor.
Ev ile ilgili en sevdiğimiz detaylardan biri de web sitelerinde bulunan Lizbon rehberi. Görülecek yerler, kendi yeme-içme önerilerinden, alışveriş ve plaj tavsiyelerine kadar ayrıntılı bir rehber bulunuyor. Kesinlikle göz atın!
Lizbon’da konaklama için önerebileceğimiz bölgeler:
Kaç Gün Ayırmalı?
Lizbon’u tam anlamıyla keşfetmek için en az 3-4 gün ayırmanız önerilir. Bu süre zarfında hem şehrin ana turistik yerlerini görebilir hem de çevresindeki bazı yerleri ziyaret edebilirsiniz.
Lizbon’da Ulaşım
Lizbon’da toplu taşıma ile ulaşım oldukça rahat. Şehir dışına çıkmayacaksanız araç kiralamanıza gerek yok. Lizbon içerisinde araç ile hareket etmek, park etmek oldukça zor. Toplu taşımada ise tramvaylardan ziyade metroyu kullanmanızı öneririz. Taksi çağırmanız gerekirse de Bolt uygulamasından çağırabilirsiniz.
Seyahatiniz için özellikle müzeleri gezmeyi düşünüyorsanız Lisboa Card satın almak mantıklı. Biz seyahatimiz süresince grev olduğu için gezilecek yerlerin tamamını gezemedik ama bizce öne çıkan müze ve mekanlar bu şekilde. Çoğuna Lisboa Card ile ücretsiz veya indirimli girebiliyıorsunuz. Toplu taşıma da bu kart ile ücretsiz.
Lizbon’dan Çevre Şehirlere Uzaklıklar
Lizbon’dan bazı önemli şehirlere olan uzaklıklar ve ulaşım süreleri şöyledir:
Restoranlar:
– A Cevicheria, Peru mutfağı ve ceviche için mükemmel.
– Canalha, Belem tarafında keyifli bir restoran.
– Taberna Sal Grosso, lokal Portekiz mutfağı için ideal.
– Ramiro, şehrin deniz ürünleri için en popüler mekanlarından biri, rezervasyon şart.
– Listambul, Lizbon’da bir İstanbul lokantası.
– BoiCavalo, Alfama’da yaratıcı bir şef restoranı
– Oficio, merkezde bir Bib Gourmand
– Taberna Clandestina Cascais, Cascais
– Dallas Joint Burger
– Lupita Pizza
– Let’s Pastrami
Bar:
– Love Liquid Cocktails
– Ginjinha Sem Rival, Portekiz’e özgü bir likör dükkanı
Kahve&kahvaltı:
– Do Beco
– Canto Anti Brunch
– The Layers
– The Folks
– Fabric Coffee
– Simple Coffee
– Niva Gelateria
Pasteis de Nata:
– Castro
– Manteigaria
– Pasteis de Belem
Önemli Yapılar & Gezilecek Yerler, Kültür-Sanat Mekanları:
* Calouste Gulbenkian Museum
* Belem Tower
* Jeronimo Monastery
* Pena Palace ve Sintra’daki diğer saraylar
* Quinta de Regelaria
* Sao Jorge Castle
* Maat
– National Tile museum
– Museu Nacional de Arte Antiga
– National Pantheon
– Museu Arqueológico do Carmo
– Sé de Lisboa
– Museum of Lisbon
– Elevador De Santa Justa
– Rua Augusta Arch
– LX Factory
– 8 mavrila
– Time Out Market
– Jardim do Rio, mükemmel gün batımı
– Estufa Fria Botanik Bahçesi
– Livraria Bertrand, en eski kitapçı
Lizbon’da iyi bir akşam yemeği için deneyip memnun kaldığımız restoranlar ve yediklerimiz:
– Canalha: Burası en etkilendiğimiz mekanlardan biri oldu. Barda oturup mutfağı seyretmek büyük keyif ama isterseniz masaları da var. Denediğimiz tabaklar: Sirloin steak with fries & egg, Omelet with prawns and onions, Grilled asparagus, “Surf and turf” fried rice
– A Cevicheria: Eğer deniz ürünleriyle aranız iyiyse bizce iyi bir ceviche için bu Peru restoranını kesinlikle denemelisiniz. Burada Pisco sour eşliğinde “Lobster Cucurucho”ve “Tuna & Foie Gras Ceviche” denedik. Burayı @tuzlukadinönerilerinden kaydetmiştik.
– Boi-Cavalo: Burası küçük, samimi bir şef restoranı. Çoğunlukla bildiğimiz malzmeleri yaratıcı teknik ve kombinasyonlarla sunan tapas tarzı bir mekan. Fıstık crumble ile servis ettikleri sülünez, tartar ve gnocchi sevdiğimiz tabaklar oldu.
– Oficio: Michelin Bib Gourmand listesine girmiş bir diğer şef restoranı. Oldukça merkezi bir konumda bulunan rahat bir mekan. Veal & marrow tartare, rib eye toast ve tuzla servis ettikleri cheesecake çok başarılı.
– Listambul: Lizbon’da bir İstanbul lokantası? Evet, tam olarak öyle. Deniz ürünlerinin sıklıkla kullanıldığı bir meyhane gibi de düşünebilirsiniz. Midyeli humus, Karides & Söğüş ve Kaburga&Beğendi denedik. Menü ve logodaki tasarımlar da @berilatesçizimleri.
– Lupita: Avrupa’nın en iyi 50 pizzacısı arasında gösterilen küçük bir pizza dükkanı burası. Pizza dışında başlangıç için sundukları sarımsaklı ekmekleri ve sosları da başarılı. Hamuru gerçekten lezzetli. Rezervasyonsuz çalışıyorlar, kapıda sıra beklemeye değer.
– Dallas Burger Joint: Lizbon’da denediğimiz tek burgerciydi ama klasik cheeseburgeri gerçekten lezzetliydi. Tüm ürünlerinin bitki temelli versiyonları da var.
– Time Out Market: Burası da kalabalık gruplar için ideal bir mekan. Ne yiyeceğinize karar veremediniz, Lizbon’da az vaktiniz var pek çok şeyi bir akşamda denemek için buraya gelebilirsiniz.
Bonus: Yemekten sonra hafif atıştırmalıklar eşliğinde kokteyl içmek isterseniz ufak ama tatlı bir mahalle barı: Liquid Love Cocktails and Food 🥃 Fig & Palo Santo Negroni çok iyiydi.
Avrupa’nın genelinde olduğu gibi Portekiz’in başkenti Lizbon’da da bir brunch ve kafe çılgınlığı mevcut. Özellikle turistik merkezinde önünde kuyruk eksik olmayan kafelerle karşılaşmanız çok büyük ihtimal.
The Layers – Burayı çok sevdik. Özellikle “Estufa Fria” ya da Gulbenkian Müzesine gidecek olursanız burada bir mola verebilirsiniz. Lezzetli ekmeküstüler, ufak tatlılar sunuyorlar.
Canto Restaurant – Burası da turistik merkezden uzakta, keyifli bir kafe. Kahvaltı ürünlerini pek başarılı bulduk. Giderseniz çıtır patateslerinden ısrarla isteyiniz.
The Folks – Sabah erken saatte giderek kalabalıklardan sıyrıldığımız bir popüler mekan daha. Nitelikli kahve ve hiç fena olmayan kahvaltı tabakları.
Fabric – Yine merkezde gün boyunca açık olan keyifli bir kafe.
Niva Gelateria – Lizbon dışında Porto’da da şubeleri olan sevdiğimiz bir dondurmacı. Burada çarkıfelek meyveli ve stracciatella denedik. İkisi de keyifliydi. Çok şekerli olmayan dondurmaları seviyorsanız bizce denemelisiniz.
Do Beco – Lizbon’da çok fazla fırın denemedik ancak denediğimiz mekanlar arasında en iyi artizan fırın burasıydı. Kahvaltı tabakları da iyi gözüküyor denemediğimiz için pişmanız.
Simpli Coffee – Farklı şubeleri olan biraz zincir olmuş bir kahveci. Kruvasanları fena değil, kahvesi başarılı. Paket alıp piknik yapmalık.
Portekiz’in en ünlü lezzeti “Pastel de nata” için de Castro favorimiz oldu. Bizce Manteigaria da hiç fena değil.
En popüler nata mekanı ise “Pastéis de Belém” Nedeni ise bu ürünün ilk defa burada yapılması. Popüler ama bizim favorimiz yukarıdaki ikili.
Nata’nın tarihi, Santa Maria de Belém mahallesindeki Jerónimos Manastırı’nda yaratıldığı 18. yüzyıl öncesine kadar uzanıyor. O zamanlar manastırlarda giysileri kolalamak için büyük miktarlarda yumurta akı kullanıyordu. Yumurta sarıları ile yaptıkları tatlılardan biri olan nata’nın bu şekilde ortaya çıktığı düşünülüyor.
Lizbon öncesi araştırmalarımızda sıklıkla karşımıza çıkan, en çok önerilen mekanlar genelde hep çok kalabalıktı. Daha açılmadan önünde sıra olunan mekanları pas geçmek durumunda kaldık.
Eğer siz şansınızı denemek isterseniz, özellikle kahvaltı için en çok önerilen mekanlar:
Dear Breakfast, Heim Cafe, Neighborhood, Flora&Fauna, Hello Kristof ve Zenith.
Lizbon’dan yaklaşık 45dk uzaklıkta, Sintra dağının tepesine kurulmuş renkli bir saray: Pena Palace
Lizbon’da tek bir yer görebilecek olsam yine tercihim Pena Sarayı ve içinde pek çok sarayın bulunduğu bu park olurdu.
Pena Sarayı, 19. yüzyılın Romantik mimarisinin en önemli örneklerinden biri. Renkli cepheleri ve eklektik tasarımıyla dikkat çeken bu saray, Portekiz Kralı II. Ferdinand tarafından inşa ettirilmiş. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Pena Sarayı, hem tarihi hem de estetik açıdan büyüleyici bir yapı.
Ne zaman gitmeli?
Saraylar yıl boyunca turistlerle dolu oluyor o nedenle bizce kesinlikle hafta içi ve öğleden önce ziyaret edilmeli. Pena Sarayı için biletinizi online olarak indirimli ve giriş yapacağınız saati seçerek almalısınız. Bilet fiyatı 20€ internette 17€. Pek çok kişi önden biletini ayırmadığı için Sintra ve sarayları pas geçiyor ama siz kesinlikle kaçırmayın.
Nasıl ulaşılır?
Biz Sintra’ya kadar kendi aracımızla gidip sokak üzerinde park ettik. Trenle gitmek de benzer bir süre alıyor. Bu sarayların bulunduğu parkın içerisinde hala yaşayan insanlar var, yollar da yoğun turist trafiğine uygun değil. Bu nedenle parkın içerisine sadece yetkili araçlar girebiliyor.
Buradan sonra seçeneğiniz otobüs ya da taksi. İki kişiyseniz Bolt uygulamasından taksi çağırmak çok daha mantıklı oluyor. Biz Sintra’dan sarayın girişine 7€ ödedik. Otobüse binmek isterseniz 434 numaralı otobüse binmeniz gerekiyor. Tuk tuk da bir seçenek ama bizce biraz gereksiz bir turist aksiyonu.
Sarayın girişinden sonra da 10 dakikalık bir yokuş sizi bekliyor. Orasını da bir shuttle ile ya da yürüyerek çıkabiliyorsunuz. Biletinizi alırken seçtiğiniz saati kaçırmamaya dikkat edin. Biz saat 11’de giriş yaptık saray ve bahçe rahat 3 saatinizi alıyor.
Pena için farklı bilet tipleri var. Bizce o kadar yol gelmişken sarayın içi de görülmeli. Her bir odası, mobilyaları, işlemeleri birbirinden etkileyici olan rengarenk bir saray.
Burada bir diğer görülmesi gereken yapı da Quinta da Regaleria. Burası için bilet ayrıca satılıyor, yetişkin fiyatı 12€ ve yine online almanız faydalı olur.
Biz Sintra’dan sonra arabayla geçtik ama buraya Lizbon’da Cais do Sodré istasyonundan gün boyu kalkan trenlerle kolayca ulaşabilirsiniz.
Görmeye değer:
• Boca do Inferno
• Cascais Old Town
• Museu Condes de Castro Guimarães
• Marina de Cascais
• Cascais Citadel
Çevredeki yüzme noktaları:
-Santa Marta
-Praia da Conceição
-Praia da Duquesa
-Praia do Guincho
-Praia da Rainha
Biz burada yemek için sadece bir tapas bar denedik, “Taberna Clandestina Cascais”
Oldukça popüler bir mekan, iyi bir masa için yer ayırmanız iyi olabilir, sangria, atıştırmalık tabağı ve taze makarna denedik.
1. Gün: Lizbon’a Varış
2. Gün: Lizbon
3. Gün: Lizbon
4. Gün: Sintra-Cascais & Faro
5. Gün: Faro
6. Gün: Faro
7. Gün: Faro’dan Porto’ya Yolculuk
8. Gün: Porto
9. Gün: Porto
10. Gün: Porto’dan Lizbon’a ve Eve Dönüş