Rhodes - Rodos Adası

Yunanistan’ın on iki adasından biri olan Rodos, Ege Denizi’nin güneydoğusunda bulunuyor. Antik dönemden kalma zengin tarihi, berrak denizi, güneşi ve doğal güzellikleri ile ünlü. Rodos, Ortaçağ’dan kalma şehirleri, muhteşem plajları ve canlı sokakları ile her yıl binlerce turisti ağırlamakta. Türkiye’ye de en yakın adalardan biri ama diğer yakın adalara kıyasla daha turistik olduğunu söyleyebiliriz. Kendinizi Lindos sokaklarında turist kafilesi arasında bulursanız şaşırmayın.

Rodos Adasına Nasıl ve Ne Zaman Gidilir?

Rodos ve genel olarak Yunan Adaları yaz için ideal rotalar ama bahar aylarında da oldukça keyifliler. Özellikle yaz aylarında ve tatil günlerinde hem feribotların hem de adanın kalabalık olabileceğini unutmayın. Eğer bu dönemlerde gitmeyi planlıyorsanız biletlerinizi önden alın ve sürpriz yaşamamak için rezervasyonlarınızı yaptırın.

Rodos için Türkiye’den seferler Marmaris ve Fethite’den yapılıyor. Yaklaşık 2 saat sürüyor feribot yolculuğu. Zaman zaman Bodrum’dan da seferler oluyormuş.  Biletlerinizi yetkili tur şirketlerinden alabilirsiniz. Ferryscanner, ferries.gr ya da Yeşil Marmaris Lines web siteleri üzerinden kendinize en uygun bileti bulabilirsiniz.

Limana gelmeden online olarak harç pulunuzu almayı unutmayın.

Rodos Adası için kaç gün ayırmalıyım? 

Günübirlik bir seyahat ile sadece adanın en kuzeyindeki liman şehrini yani merkezini gezebilirsiniz . Adayı tam anlamıyla anlamak için en az 3 gece 4 gün bir seyahat planlamanızı öneririz. Simi Adasına geçmeyi düşünüyorsanız +1 gün ekleyebilirsiniz planınıza.

Rodos Konaklama Önerisi:

Adanın batı kıyısında yer alan Ixia ve Ialyssos bölgesinde beş yıldızlı oteller bulunuyor. Daha ekonomik ve otantik bir deneyim içinse, Rodos Şehri’nin içinde veya yakınlarında bulunan küçük oteller, pansiyonlar ve apart daireler iyi bir seçim olabilir. Lindos bölgesinde ise geleneksel Yunan mimarisine sahip butik oteller en güzel seçeneklerden biri. Biz Rodos merkezi ile Lindos arasında kalan Archangelos köyünde bir airbnb evinde konakladık. Memnun kaldığımız bu evi incelemek isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.

Adada en sevdiğimiz restoran, aynı zamanda eski bir Türk evinden dönüştürülen butik bir otel: Marco Polo Mansion/Restaurant – Burası da merkezde otantik bir konaklama için güzel bir tercih.

Yunan adalarının diğerlerine kıyasla Rodos’un yenilikçi ve deneysel mutfaklara sahip, lüks restoranlarıyla dikkat çektiğini söyleyebiliriz. Aralarında en popüleri ödüllü bir restoran olan Noble Gourmet. 5 yıldızlı bir otelin içerisinde bulunuyor. Biz kısa ziyaretimizde burayı deneyimleyemedik ancak Rodos ve yemek konusu açılınca bahsedilmeden geçilmeyecek bir mekan.

İçindekiler

İyi Lezzet Durakları

Etkileyici Mutfaklar:

•Marco Polo Restaurant
•Rattan Cuisine Cocktail
•Eteon Greek

Restoranlar/Tavernalar:

* Taverna Paraga, Apollona
* Palestra Restaurant, Lindos
* Votsalo Restaurant & Bar, Lachania
* To limeri tou listi, Profilia
* Kalypso Restaurant, Lindos
* Tamam Restaurant, Rhodes

Kahve/kafe:

* Monk Coffee, Rhodes
* Ginger, Lindos
* Rainbird, Lindos

Vejetaryan/Vegan lezzetleriyle iyi bir alternatif ONO by Marouli, Rhodes.

Rodos Sokak lezzetleri:

•Nom Street Food
•Urban Burger Bar
•Dromos
•Steki Fast Food

Listemizde olup deneyemediklerimiz:

•Noble Gourmet Restaurant
•Broccolino Restaurant
•Hellas, Pefki-Lindos
•Pasatempos, Kalamonas
•Kounna Beach Bar, Anthony Quinn Bay
•Pavo Cafe
•Piatakia, Rhodes
•Pane Vino, Rhodes

Deneyimler

Görülecek Yerler:

• Mandraki Limanı, Rodos Heykeli, kale ve yel değirmenleri
• Great Master of the Knights of Rhodes Sarayı
• Şövalyeler Caddesi ve Maison de France
• Arkeoloji Müzesi
• Acropolis of Rhodes, Antik tiyatro ve stadyum
• Süleymaniye Camii & Fethi Paşa Kütüphanesi
• 7springs & Butterfly Valley
• Terkedilmiş bir İtalyan Yerleşimi: Eleousa, Rhodes
• Acropolis of Lindos ve köyün benbeyaz sokakları
• Adanın en güneyindeki yarımada: Prasonisi

En sevdiğimiz koylar:

Anthony Quinn Bay – Faliraki
St. Paul’s Bay – Lindos
Paralia Agios Pavlos – Lindos
Oasis Beach – Kallithea

Geniş kumsalları ve işletmeleriyle öne çıkan plajlar:

Elli Beach, Rhodes
Lindos Beach, Lindos
Faliraki Beach
Pefki Beach
Tsambika
Afandou
Paralia Prasonisiou 🏄🏼‍♂️⛵️

Lindos - Rodos'un Beyaz Köyü

Rodos adasındaki en popüler köylerden biri Lindos. Tarihi zenginliği, bembeyaz evleri, deniz mağaraları ve etkileyici plajlarıyla Lindos’u ziyaret etmeden Rodos seyahati düşünülemez.

MÖ 10.yy’da kurulduğu düşünülen Lindosadadaki en önemli yerlerden. Acropolis içerisinde günümüze kadar ulaşmış olan Helenistik sütunlar, tapınak kalıntıları, antik tiyatro görülebilir.

Rodos merkezine 45 dakika sürüş mesafesinde bulunan bu köye kendi aracınızla, deniz yoluyla ya da otobüs ile ulaşabilirsiniz. Vardığınızda Acropolis ve plajlar dahil çoğu yere yürüyerek ulaşabilirsiniz.

Popüler bir köy olduğu için Lindos’ta konaklamak diğer bölgelere göre daha maliyetli. Turist grupları günün erken saatlerinden itibaren gelmeye başladığı için bu sokakları sabah erken saatlerde (sabah 9 civarı) keşfetmeye başlamanızı ve Acrapolis’e girecekseniz biletinizi önceden almanızı öneririz. Lindos ve çevresi için 1 gün ayırabilirsiniz.

Köyü gezdikten sonra gününüzü geçirebileceğiniz keyifli plajlar da var. St. Paul’s Bay, Lindos Beach, Pallas Beach en yakın olanlar. Araçla biraz çevreye açılmak isterseniz Tambakio ve Pefki iyi seçenekler. Biz Pefki‘yi denedik.

Ada genelinde plajlarda işletme olsa dahi şemsiye-şezlong kullanmadan ücretsiz denize girebiliyorsunuz. Ücretler 2 şezlong ve şemsiye için genelde 15-20€ civarında. Çoğu işletmede yaptığınız harcamalardan bu tutar düşülüyor.

Lindos yeme-içme durakları:

Kahve/bar: Ginger Lindos ve Rainbird
Denemedik ama sık önerilen bir İtalyan restoranı: Broccolino
Teras manzaralı bir aile restoranı: Kalypso Restaurant
Plaj kenarında taze denüz ürünleri için: Palestra

Marco Polo Restaurant/Mansion

Orta Çağ kentinin kalbinde, tarihi bir Türk yapısından dönüştürülen Marco Polo Mansion & Restaurant.

Marco Polo ile özdeşleştirdiğimiz Efi Dede, eski bir dost gibi bizi karşılıyor. Sevdiğimiz bir akrabamızın güzel bir günü için buluşmuşçasına rengarenk bahçelerindeki masalardan birine geçiyoruz.

Havanın yavaşça kararmasıyla loş ışıkların gerçek bir başyapıta dönüştüğü bu bahçede iyi yemek eşliğinde rahatlamak gerçekten keyifli bir deneyim.

Gelelim yemeklere! Menü diğer Yunan adalarında pek de karşılaşamayacağınız başlangıçlar ve ana yemeklerden oluşuyor. Menüde yazmayan günlük değişen lezzetleri ve şefin önerilerini masanızda size anlatıyorlar.

Başlangıç olarak tattıklarımız: Ahtapot, Levrek Ceviche & Tuna Tartar

Ana yemeklerden ise Lamb Chops ve pırasa ile servis edilen günün balık tabağını tattık.

Tatlı olarak ise Crumble ve yeniden yorumlanmış bir baklava denedik. Yunanistan ve Türkiye arasında kime ait olduğu sıklıkla tartışılsa da çok başarılı bir yorumlama olduğunu söyleyebiliriz.

Yeme-içme deneyimi mekanı karakteriyle renklendiren Efi’nin kendi yaptığı likörlerden ikram etmesiyle tatlı şekilde sonlanıyor. Rodos’ta ilk günümüzde çok etkileyici bir yemek ile başladığımız bu mekanı herkese öneririz. Rezervasyon yapmak şart, e-posta yoluyla kolaylıkla yapabilirsiniz.

Otel ise itinayla restore edilmiş odalardan oluşuyor. Zamanında zengin bir Türk’e ait olan yapı, hizmetkarlarının odaları ve haremden oluşuyor. Orjinalina olabildiğince sadık kalıp, mekanın karakteristik özelliklerini kaybetmeden restorasyon işlemleri tamamlanmış. Kullanılan renkler, materyal ve mobilyalarda bu özen açıkça hissediliyor.

Lawrence Durrell’in adeta bu mekanı özetlediği Rodos alıntısı ile bitirelim: ”Rodos’ta günler ağaçlardan düşen meyveler kadar yumuşak bir şekilde geçer.”

Taverna Paraga

Rodos’ta ilk gün deneyimlediğimiz Marco Polo’dan çok etkilenince bizimle ilgilenen Efi Hanım’ın Rodos’ta bize önereceği mekanları sorduk. Geri kalan günlerde de bu önerileri heyecanla denedik.

Seyahatlerimizde tercih ettiğimiz mekanları çoğunlukla önceden yaptığımız araştırmalar sonucu belirlesek de lokallerden gelen öneriler her zaman çok değerli. İkinci günümüzde Lindos’u ve adanın çevresindeki plajları dolaştıktan sonra Apollona köyüne, Taverna Paraga’ya doğru ilerliyoruz.

Rodos’un Yunan adalarının çoğunluğuna göre yemyeşil bir doğası olduğunu da söylememiz gerek. Çünkü içeride kalan köylere doğru ilerledikçe etkileyici bir doğa sizi karşılıyor.

Taverna Paraga da köyün girişinde bu doğaya saygıyla çalışan mekanlardan biri. Otantik ve Rodos’a özgü yemekleri bulabileceğiniz, aynı zamanda menüdeki ürünlerin kullanılan malzemelerin ne kadar lokal olduğuna göre de sınıflandığı bir restoran. Tamamen Rodosta üretilen malzemelerden elde edilmiş lezzetler olması çok başarılı. Çalışanlarının çoğunluğunu da köydeki kadınlar oluşturuyor. Diğer tavernalara göre de bir hayli erken, 8 gibi kapanıyor.

Malzemeler küçük üreticilerden tercih ediliyor. Bazı ürünlerden dilerseniz satın alabiliyorsunuz. Menüdeki lezzetlerin çoğu Paraga’nın taş fırınında pişiriliyor, ekmekler de öyle ve hepsi çok lezzetli.

Masaya oturur oturmaz testide kemik suyu ile pişirilmiş bir tarhana çorbası ile size merhaba diyorlar.Menüden tercihlerimiz, Rhodian ekmek ve peynir dip tabağı, salatalardan ‘Land of Apollona’, kabak kızartması ve o güne özel hazırladıkları kuzu eti oldu. Çoğu adada olduğu gibi dağ köylerinde kuzu ve keçi etiyle hazırlanmış geleneksel tabaklar burada da öne çıkıyor. Porsiyonlar çok çok büyük, uyarmış olalım 🙂

Şarap menüsünde ise Akdeniz’den farklı noktalardan seçenekler sizi bekliyor.

Éteòn Greek

Rodos’ta son akşam ziyaret ettiğimiz Éteòn’dayız. Burası yeni nesil bir Yunan tavernası ve deneyim mekanı.

Éteòn, antik Yunancada gerçek ve orjinal olan, otantik anlamına geliyor. Restoran menüsüne bunu yansıtmış, Yunan mutfağı klasiklerinin iyi örneklerini tadabiliyorsunuz. Klasikler dışında daha az bilinen yerel lezzetler ve lokal şaraplar da var. Éteòn‘da lokal ürünlerden satın alabileceğiniz bir dükkan kısmı da bulunuyor.

Minimal ama etkileyici bir dekorasyona sahip. Özellikle ateş kullanımının ön planda olduğu açık mutfağı seyretmek keyifli.

Menü malzeme ve pişirme yöntemlerine göre ayrılmış. Deniz ürünlerinden “shrimp saganaki”, fırından “lamb kleftiko”, salatalardan “Greek salad” ve tatlılardan “Open baklava” denedik.

Biz daha klasiklerden gittik ancak menüdeki daha az bilinen ürünleri tercih etmek mantıklı olabilir.

Antik Yunanda ekmeğin önemi büyük, hatta tüm yemekler ekmeğin bir eşlikçisi olarak görülüyor. Eteon’da da masaya oturur oturmaz ekşi maya ekmek, zeytin ve diplerden oluşan bir atıştırmalık tabağı ikram ediliyor.

Greek salatanın tüm malzemeler getirilip masanızda hazırlanması ve adada yediğimiz en lezzetli yemeklerden biri olan kağıtta pişirilen Lamb Kleftiko aklımızda kalan detaylar oldu.

Birer kadeh şarap eşliğinde iki kişilik bir yemek için ortalama hesap 70€

Rodos mu? Midilli mi?

Türkiye’ye yakın olan ve Yunanistan’ın en büyük adalarından ikisi; Midilli ve Rodos’u karşılaştırdık. Sizin favoriniz hangisi?

İyi bir yemek kültürü, doğa keşifleri ve tarihi zenginlikleriyle Rodos mu?
Bütçe dostu, mütevazı tavernaları ve sakin köyleriyle Midilli mi?

İncelememizi aşağıdaki bağlantı ile videoda bulabilirsiniz.

Rodos'ta Gezilecek Yerler

• Mandraki Limanı, Rodos Heykeli, kale ve yel değirmenleri
• Great Master of the Knights of Rhodes Sarayı
• Şövalyeler Caddesi ve Maison de France
• Arkeoloji Müzesi
• Acropolis of Rhodes, Antik tiyatro ve stadyum
• Süleymaniye Camii & Fethi Paşa Kütüphanesi
• 7springs & Butterfly Valley
• Terkedilmiş bir İtalyan Yerleşimi: Eleousa, Rhodes
• Acropolis of Lindos ve köyün benbeyaz sokakları
• Adanın en güneyindeki yarımada: Prasonisi

 

Rodos Eski Şehir: UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Rodos Eski Şehir, Ortaçağ’dan kalma sokakları ve tarihi yapıları ile ünlü. Büyük Ustalar Sarayı ve Rodos Arkeoloji Müzesi görülmesi gereken yerler arasında.

Lindos: Antik akropolisi, beyaz badanalı evleri ve mavi bayraklı plajları ile ünlüdür. Lindos, Rodos’un en popüler turistik merkezlerinden biri.

Seven Springs & Kelebekler Vadisi: Nadir kelebek türlerinin yaşadığı bu doğal rezervasyon, özellikle yaz aylarında kelebeklerin göç döneminde ziyaret etmeye değer. Kelebekleri görmek mümkün olmasa bile bu vadide dolaşmak çok keyifli. Kelebeklerin görülebileceği bir sezon değilse gişede bilet almadan önce söylüyorlar.

Seven Springs / Epta Piges ise keyifli bir başka rota, etrafındaki kaynaklardan gelen sularla beslenen yapay bir gölet bulunuyor. Burada yüzmek serbest, ama önce yürüyerek ve ayaklarınız ıslanacak şekilde 200m bir tünelden geçmeniz gerekiyor. Kapalı alanda kalma korkusu yaşayanlar için önermiyoruz, girmeyi düşünüyorsanız ayağınıza suya girmeye dayanıklı bir şeyler giyseniz iyi olur.

Antik Kamiros: Rodos’un en önemli arkeolojik alanlarından biri olan Kamiros, antik Yunan kent yaşamını keşfetmek için mükemmel bir yer.

Arama